Avrupa'da 19. yüzyılın sonuna kadar, Balkan ülkelerinde ise daha uzun süre Rumeli Türklerinin Balkanlar'da yaşamamaları gerektiği ilkesi egemenliğini korumuştur. Kısacası bu dönemde bölgenin istenmeyen halkı durumunda olan Türkler, bölgeye yönelik araştırmaların çoğunda gizlenmiş ya da önemsiz gösterilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkanlar'dan çekilmesinin ardından, dönemin yönetimleri tarafından Türklere ve diğer akraba topluluklara hep şüpheci bir gözle bakılmış, kendilerine yabancı muamelesi yapılmıştır. Bu, geri dönüşü olmayan göçlerin hızlanmasına sebep olmuştur. Günümüzde ise yeniden yapılanmakta olan Balkanlar'da demokratik yollardan seçilmiş hükümetler yönetimde bulunmaktadır. Bu durumun Balkanlar'daki soydaşlarımızın günlük yaşantısına yansımaları olumlu olmakla birlikte, ülkeden ülkeye değişen uygulamalar ve bazı sorunlar hâlâ mevcuttur.
Bu kitabın hazırlanmasındaki başlıca amaç, Balkan Türklüğü hakkında, tarihteki gelişmelerle birlikte günümüzdeki durumu da yansıtan, kapsamlı ve temel referans kitabı teşkil edecek olan bir çalışmayı ortaya koymaktır. Kitapta Bulgaristan, Batı Trakya, Kosova, Makedonya ve Romanya Türkleri ile ilgili makalelerin dışında, Türklerin Balkanlar'a yerleşmesi, Balkanlar'daki Türk kültür mirası, Balkan Türklerinin edebiyatı, halk inançları, dil ve eğitim sorunları ve Türkiye'nin Balkanlar'daki rolü ile ilgili çalışmalar da yer almaktadır. Kitabın en önemli özelliği, konusunda uzman kişilerin yazılarını bir araya getirmiş olmasıdır. Bu yüzden çalışmanın hem Türkiye içinde hem de Balkanlar'da konu ile ilgilenenlerin ilgisini çekeceğine inanıyoruz.